Kayıt Ol
Şifremi Unuttum
kelam ve tefsir ilimlerinde büyük şöhrete
sahip olan fahreddin râzî, çevirisini sunduğu¬muz bu eserinde, müşebbihe olarak
anılan antropomorfist kelâm akımının kur’ân ve hadislerde allahü teâlâ’yı
tavsif eden ifadeleri anlama biçimini ele almakta; bütünlük ve derinlikten
yoksun olduğu gerekçesiyle de eleştirmektedir. râzî’ye göre allah’ın haberî
sıfatlarını bildiren ayet ve hadislerin böyle lafızda kalan yahut literalist
tarzda anlaşılması aslında gerçek anlamdan uzaklaşmaktan başka bir şey
değildir. önemli olan lafızların anlamını nassın kendi bütünlüğü içinde
kavramaktır. allah’ı tavsif eden bazı ifadelerin zahirî anlamlarıyla yetinmek
bizi içinden çıkılmaz inanç problemleriyle yüz yüze getirecektir. bilginimiz bu
endişelerini şu şekilde dile getirmektedir: “kur’an’da allah teâlâ hakkında
yüz, göz, yan, ayak ve bacak gibi kavramlar kullanılmaktadır. eğer biz bu
mefhum-ların zahirî manalarını alırsak, bir yüzü ve bu yüz üzerinde birçok gözü
bulunan, vücudunun bir tek tarafı olan ve bu tek taraf üzerinde birçok eli
bulunan ve bir tek ayağı olan bir kişiyi ilâh olarak ka-bul etmemiz gerekir ki;
dünyada dahi, bundan daha çirkin bir varlığı hayal edemeyiz. öyle zannedi-yorum
ki, hiçbir akıl sahibi, rabbini böyle çirkin sıfatlarla nitelendirmeye razı
olmaz...” islam’ın ilk nesillerinin bu türden ayetleri yorumlama konusundaki
çekingen tutumlarını makul gören râzî, özellikle ahmed b. hanbel sonrası
selefiyye akımının aynı yöndeki ısrarını akla uygun bulmaz. kelam ve felsefe
sahasında bunca yöneliş, çaba ve birikimin olduğu bir çağda tevile yanaşmamayı
bizzat islam inancı için tehlike doğuracak bir tutum olarak değerlendirir.
dolayısıyla yapılacak iş, allah’ın aşkın (el-’alî, müte’âl) varlık olduğu
ilkesinden kalkarak ilgili nassların anlamını her türlü antropomorfist ya da
insan biçimci çağrışımdan arındırmaktır.