Kayıt Ol
Şifremi Unuttum
“bil ki, allah seni okuyor. seni saniye saniye,
satır satır, anbean okuyor. sabah uyandıktan sonra, yatağa yeniden girinceye
kadar ve uyuduğun saatlerde okuyor. ayaktayken, beklerken, yürürken rakîb
ismiyle seni okuyor. başkalarını da okuyor olmasının bölmediği bir okumayla
seni kesintisiz ve fasılasız okuyor. ara vermeksizin seyrediyor seni.
davranışlarını, okuduklarını, düşündüklerini, yürüyüş tarzını, endamını
seyrediyor. önünden ve arkandan, sağından ve solundan, içinden ve dışından sana
bakıyor. bugüne dek senden hiç ayrılmamış bakışıyla hep sana bakıyor. bir an
olsun vazgeçmedi o; senden, seni seyretmekten.
yaşamın iç içe geçmiş
ve sınırsız sayıdaki iplerini, dizginlerini kendi elinde tutmaya çalışırsan,
ağır bir yükümlülükle karşı karşıya kalırsın. o ağır yükler altındayken, dünya
yaşamında mutluluk duyman nasıl düşünülebilir? hayat keyiflidir. yediğin yemekler,
yaşadığın şehir, baktığın gökyüzü harikulade ve güzeldir. ihtiyaçlarından çok
daha fazla imkâna da sahipsindir; ama bütün bunlardan lezzet alamazsın. çünkü
üzerine almaman gereken korkuları ve sorumlulukları yüklenerek manevi ve
psikolojik hastalıklara tutulmuşsundur.
dünyanın dönüşü
hakkında nasıl kaygılı değilsen, yerçekimi aniden yok olur diye nasıl telaşa
düşmüyorsan, yarın gün doğar mı doğmaz mı, bu kıştan sonra bahar gelir mi
gelmez mi diye nasıl endişelenmiyorsan, kendin hakkında da aynı rahatlığa
ermelisin. çünkü rabbimiz, senin durumunu senden daha iyi bilmekte, içerisinde
olduğun kederli psikolojiyi ve başında dönüp duran tehlikeleri senden çok daha
iyi görmektedir. rabbimize ait oluşun ve yaşadıklarının en ince detayına kadar
ilahi dikkat altında olması, senin için en ümit verici müjde, yaşayacağın
sorunlardan kesinkes kurtulacağının da en sahih garantisidir.”
denemek, değişmek,
dönüşmek, var olmak, dirilmek ve yeniden yapılanmak için hâletiruhiye, nefs
felsefesi üzerinden mutluluk teorilerinin çağdaş bir örneğini sunuyor.